PDK - XOYBUN
Di dema 14. 08. 1974 da, wekê dema 20. 07.1974 ê da, Cara duduyan Tirjkên Hov û Qirêj Erişê Bakurê Qibrisê Kir. Em Tirkên Dagirkerên Qibrisê Şermezar Dikin. Türklerin Kıbrısı Sömürgeleştirmeştirmesini kiniyoruz.   Alî Cahît Kiraç  Tarihte Osmanlı Imparator luğu fetihiylen sömürge olmaya nasibini almiş olan Kıbrıs adası; Kıbrıslı Rumların verdiği mucadeleyle geri alınıyor. Ama Osmanlı dan kalma TC. de Kıbrısın işgaline göz dikilmiştiki, nitekim Ecevit hayal edilen bu işgali noktaladı.
Şöyleki; TC. devketi 1950 ler de 'Avcı birlikleri' adı altında bir kararname çıkardılar. TC Genel Kurmaylığı na bağlı Özel Kuvvetler komutanlığı emrindeki subaylarla 01.07.1958 yılında Ingiliz-lerin Garantörlüğünde ki Kıbrıs ta 'Türk Mukavemet Teşkilati' adlı bir terörist örgüt kuruldu. Bu terörist örgüt birçok kere, Rum Halkına yönelik vahşice, kanlı terörist eylemler yaptı. Ayreten;  Aslen Rum olupta, Osmanlı-nın devşirmeleştirdiği ada halkına karşı, çirkin provakatif eylemler yapılıyordu. Şöyleki; 'Türk Mukavemet Teşkilatı Rum Silahlı Kuvetlerinin giysileriyle, güya Türk saydıkları, azınlığa karşı katliamlar yapıyordu. Sivil toplum katliamında ağırlıklı olarak, kadın ve çoğu çocuk yer alıyordu'. Böylelikle : 'Rumlar uluslararası anlaşmaları ihlâl ediyorlar'. Propagandaları ile 1974 yılında TC. Kuzey Kıbrıs ın işgaline meşru zemin yarattı. Ne yazik ki bu işgal halen devam etmektedır.
'1974 Kıbrıs Fatihi', işkalci ve terörist Bülent Ecevit başbakanı olduğu TC. devletinin Militer güçleriylen suni devletine sömürge ganimetini kazandilar. Bu yetmediği gibi kişisel ganimetleri, millitarist zorbalıklarla büyük talanlar yaparak, çete kurumları oluşturdular. Çağımızda, Osmanlı çocuklarının sömürgesi olan Kuzey- Kibrıs, TC. devletinin organizeli çete şebekeleri, gangasterleri, ırz düşmanları, işbitirici terminatörleri, Kontır-Gerillaların, yuvalandıgı ve ikametgah etikleri, stratejik bir alan haline geldiği alenen bilinmektedir. Şöyleki; Özellikle Kuzey Kıbrıs vatandaşı kimliğini taşıyan,her çete mensubu, elini kolunu salıya, salıya Ingiltereye gidip gelebiliyorlar. Bu geliş gidiş istikameti, işgalci türk´lerin Avrupaya açılan doğal kapısı haline gelmiştir. Bu yollan Türk-ler hastalıklarını, proplemlerini ve kültürlerini kolayca Avrupa ya ithal etmekteler. Kara parayı aklama, Kontra ve çetelerin geliş gidişinin ilegal yolu olarak kulanmaktalar. Acı dram ise; Kuzey Kıbrısın işgalinin ikinci çıkartmasının ilk gününde devriye gezen TC subayları şehirlerin, kasabaların, köylerin mahale ve evlerine, şiddetlti operasyonlar yapıyorlardı. Işgal savaşından kaçamamış, kadın, çocuk ve yaşlılar ancak bahçe ve evlerinin içinde saklandıkları yerlerde, askerlerce arama esnasında bulunuyorlardı. Faşist subaylar insanları günlerce kendi evlerinin içinde hapis ederek kadınların ırzına geçiyorlardi. Işgalciler esir Rumlara 'para ve zinet ( mücevher ve altin gibi ) eşyalarınızı nereye sakladınız bize verin', diyorlardı. Bu sebeplen günlerce esirleri ac ve susuz bırakarak, fiziki ve psikolojik işkence ediyorlardı. Direnenler vahşice öldürülüyordu... Sömürgeci subayların vahşetini eleştiren veya uzak durmaya çalışan, Kürt kökenli askerlere faşistce saldırarak 'ulan hainler, Ermeni kılıklılar sesinizi çıkartmayın, sizide öldürürüz' diyerek tehdit ediyorlardı. Özellikle TC subayları bu işgal savaşının sonunda bölge halkının mal varlığnı talan ederek, dönemin milyoneri oldular. Bu dram Kuzey- Kıbrısın işgalinde TC. nin Kürt kökenli, dönemin askerleri (er, çavuş, as teymen) tarafından daha geniş bir şekilde anlatılıyordu. Geçmişten beri Yunanistan-ın sınırları içerisinde asılları Türk olmadıkları halde Türk olduklarını söyleyen, bir avuç Osmanlı-nın yeniçerileşen devşirmeleri, Yunanistana asılsızca azınlık vetoprak sorununu çıkartmıyorlarmı ? Gerçeğe yatkın olanda bu insanların kökeninin Rum oloşlarıdır. TC. devleti bir kaç yıl önce, okullarındaki tarih dersi kitaplarında, eğitim ve öğretimlerinde ; 'kahpe Yunan sizi birer, birer denize döktük'..., 'Türk geliyor, kaç kahpe Yunan' vs. sıloganlarıyla okullarında Yunan düşmanlığını körüklüyordu. Ve Yunan-lılar ile tüm Rumlar hep aşağılandılar. Enazında Ermeni katliamı nın davasının arkasında Ermeni Lobiler görevlerini onurluca yerine getirmeye çalışıyorlar. Kuzey - Kıbrıs işgalinin davası arkasında Yunanistan neden gevşek davranıyor ? TC. Millitarizminin keskin nişancıları, sömürge olan Kuzey-Kıbrıs ın sınırında Kıbrıs rumlarının işgale karşı olan protesto gösterisini yapan Rum gençlerini azmi tek kurşunla öldürdüler ? Biz kürtler çıkarlarıızdan ödün vermeyerek, mazlum Rum ulusuna desteklerimizi sunacağız. Çağdaş dunyanında duyarlı olmasını umut ediyoruz...   Alî Cahît Kiraç   KURDISTAN DEMOKRAT PARTISI - XOYBUN DAN ÇAĞRI1 ) Yarım ada şeklindeki Sömürge zincirine eklenen Kıbrıs adasının kuzeyinın bağımsızlığı Kurdıstanın bağımsızlığına bağlıdır. Ayrıca eskide devlet olan Anatolia, Pontos, Konstantinopolis içlerinde bugün azınlık olan halkların özgürlüğüde Kurdistan-ın bağımsızlığına bağlıdır. Yarım ada şeklindeki Sömürgecilikle oluşan suni TC devletinin sona erdirilip bu eski devletlerın coğrafyası oluşacak büyük Kurdistana dahil edilmeli. Buralara Halkların Kominal Bölgesi ( Herema Koma Gelan ) ismi verilmeli. Bu oluşumun olması ve buraların Demokrasinin Kalesi olması birliktelikle olan mucadeleye bağlıdır. Lütfen biz Kurdistan-lilara destek verin. 2 ) Anatolia-lılar, Kontantinopolis-liler, Pontos-lular ve azınlık olan diğer Halklar ; sömürgeci TC. devleti sizleri Türkleştirmek için çocuklarınızı Kurdistan-ın savaşçılarına öldürtüyor. Sizler sömürgeci TC nin bu çirkin oyununa izin vermeyin. 3 ) Konstantinopolis liler, Anatolia lılar ve Pontos`lular uyanın Kurdistan lılarla birlikte TC. devletinin sömürgeciliğini sona erdirip oluşacak Kurdıstanın coğrafyasında özgür olun ve insan gibi yaşayın. 4 ) Tüm Kurdıstan i parti örgüt ve şahsiyetlerini dayanışma vede güç birligine giderek, ülkemiz Kurdıstan üzerinde olan sömürgeciliğe son vermeğe ısrarla çağırıyoruz. 5 ) Özgür olmayan herhangi bir ulus kendi kaderini tayin edemez. Bu süreçte yaşanan çok acı dıramlarla ezen ile ezilenin ilişkisi çağın utancı olmalıdır. Bir ulusun kendi özgür gücü olmadan karton hakları almaya mahkumdur. Bu yüzden bir ulusun kendi kaderini kendisinin tayin etmesinin askari şartı bağısızlık ve özgürlükdür. Lütfen özgürlüge adim atalim. 6 ) Birleşmiş Milletler yasası ile birçok uluslar arası antlaşmalara göre sömürge ulusların sömürgeci devletlere karşı ulusal Kurtuluş Mücadelesinin direnişi meşru ve doğal halklarıdır. Bu yasalardan ve anlaşmalardan yararlanmak Kürt ulusunun hakkıdır. Bu haklari yakaliyalim. 7 ) Sömürgeci TC. devleti hem suçlu hem güçlü politikasina karşilik diyoruzki tarihi suçlu olan TC nin yargilanmasi için Nato, AB, Birleşmiş Milletler Gücü ve ABD nin duyarliliginin yani sira dünyadaki sivil toplum örgütlerinin mücadelesi ile Avrupa Insan Halklari Mahkemesi ve Birleşmiş Milletler Mahkemesinin işlevini umuyoruz. Vede yaşasin mazlum Kuzey Kibris ve Kurdistan halki, siloganiyla bu ülkelerin ulusal devrimle bagimsizlaşmalari için, aralarinda güçbirligi arayişlarini öneriyoruz. 14. 04. 2003  
|
Partîya Demokrat a Kurdistan - Xoybun 
Hun, bi xêr hatin. 
Her Bijî, Kurd û Kurdistan. 
