YARGISIZ iNFAZLARA BM. GÖZETiMi NAFiLE

Wext: Monday, 18.November. @ 07:41:37 CET

Mijar:

Insan hakları ihlallerin´de ün yapmış, TC. devletini
araştırma amacıyla, Birleşmiş Milletler Yargısız
Infazlar Özel Rapörtörü, Türkiye ye gelmişti.

BM. Raportörü, başta Istanbul, Ankara, Diyarbakıra ve
Batmana da 19-28 Şubat 2001´de araştırma ve
incelemelerini yaptılar.

1992´den 1998 yılları arasında işlenmiş, yargısız
infazlar için acaba bölgede devlet dışı kurumlar la
(Enciyolar la) buluşup görüşüldümü? Bilgi ve belge
alındımı ? Görüşmeler sadece TC devletinin yetkili
organlarıylanmı sınırlı kaldı? Evet. Çünkü Kürt
ulusunu temsil eden örgütler ve partilerlen
görüşülmediği kanısındayım.
Esma Johangir´ın, araştırmaları düzeyinde Ankara´da
Içişleri Bakanlığı, Adelet Bakanliğı, Insan Hakları
Sorumlu Devlet Bakanı, Yargıtay Baş Savcısı, DGM
yetkilileri ve Anayasa Mahkemesi Başkanı ile görüşüp,
faili meçhul cinayetler için rapor hazırlamışlardı.
Söz konusu olan rapor TC´nin yalanlarıylan faili
meçhul olaylar saptırılarak örtülmüştür. Aksisini
savunmak mümkün değildır. Yoksa bugün TC devleti dünya
mahkemelerin de yargılanıyor olacaktı…

Son zamanlarda sıkıstığını anlayan TC, faili
meçhulların curumcularını kısmende olsa dolaylı olarak
açıkladılar. Böylelikle göstermelik yargılamalar
yaparak suçlarını gizlediler.

Özel Harp Dairesi, Özel tim, Jitem, itirafçılar,
koruyucular ve polis kimlikli devlet güçlerini
kulanarak yargısız infazları uyguladılar. Bu arada
Eroin ticaretini, şantaj, 5000 köyü boşaltma, Jeonosit
ve Ekosit katliamlarla insanlar göçe zorlandı.
Böylelikle Kurdıstan´lıları sindirerek,
egemenliklerinde tutma savaşını veriyorlar.

Eski mit´ci Mehmet EYMUR, ´´andıç´´ eylem planın da
ismi geçen Mehmet Ali BIRAND´IN öldürülmek
istendiğini, bu görevinde YEŞIL ve Tarık ÜMIT´E
verildiğini açıklanıştı. Ayrıca Eymur, mitın iç
çekişme ve çatışmasından dolayı, ´´Korkut EKEN
arkadaşı Tarık ÜMÜT´Ü öldürdüğünü,´´ EYMUR Internet
teki web sayfasında açıklamıştı.

´´ANDIÇ´´ eylem planından önce ve sonra, Musa ANTER,
Vedat AYDIN gibi yüzlerce aydınları kaleşçe vurup
öldürdüler. Onlarca Kürt işadamı, Kürt siyasetçisi ve
Kürt ulusu içinde tanınmış binlerce yutsever, demokrat
ve devrimci insanlar sömürgeci TC tarafından hunharca
vurularak öldürüldüler.

´´Andıç´´ planı´nın mimarileri elinde, halen
öldürülmesi hedeflenen 2000 (iki bin) üzerinde Kürt
akademisyen, aydın ve siyasetçisinin isim listesi
vardır. Malesef bu barbar planın gereği, faili
meçhulların curumcuları olarak, suç işlemeye aday
olan iş bitirici terminatörler halen bağlı bulunduğu
kurumlarca besleniyorlar. Kendilerınce zamanı
geldiğinde bu terminatörleri suça yönlendiriyorlar.
Uygar dünyanın mudahalesi gerekmezmi ?
Tabiki dünyadaki tüm yargı organları şimdiden mudahale
etmesi gerekiyor.

Geçen yıllarda Lice´de bir subay´ın, suikast silahı,
Kanas´lan öldürüldü. Nitekim TC bu olayada failli
meçhul cinayetinin süsünü verdi. Bir süre sonra
öldürülen subayın hanımı, bazı açıklamalarda
bulunarak, kocasının öldürülmesinden dolayı
soruşturmanın yetersiz olduğunu söyledi. Ve şöyle
devam eti ; ´´Devletin ve ordu nun iç
hesaplaşmalarından´´ dolayı, kocasının öldürülmüş
olduğunu, ima eder gibi açıklamalar yaparak,
soruşturmanın yenilenmesini istemişti.

Yine geçen yıllarda Diyarbakırın bir merkez köyünde
öğretmenlik yapan 5 öğretmen, öldürülmelerinden 45
dakika önce, öğretmenlik yaptıkları köyde, bir
köylünün evinde öldürüldüklerine dair bir televizyon
kanalının Şok haberini izliyorlardı. ( Şov TV ) ola
bilir. Kurnaz köylü biraz düşündükten sonra,
kendilerine dönüp diyor ki, herhalde şimdiye kadar
öldürülmüş olacaktınız? Yoksa neden televizyonun Şok
haberlerin de öldürülmüş haberiniz yayınlansın.
Belidirki sizi öldürmeye gelen katiller (terminatörler
) geç kalmışlar. Köylünün bu uyarılarından sonra,
misafir öğretmenler şok ve şaşkınlık içinde köylüden
kendilerini saklamalarını istemişlerdi. Ancak ev
sahibi korktuğundan dolayı kendilerine yardım
edemeyeceğini ve kendilerinin bir an önce evini terk
etmelerini istemişti. Ögretmenler misafirlikte döner
dönmez, gerila kiyafetleriyle devletin bir gurup
Kontir-Gerilası köye geliyor, 5 öğretmeni öldürüp
gidiyorlar.

Akabinde günlerce, televizyonların ekranlarında
öğretmenlerin teröristler tarafında öldürüldüğünün
haberleriyle, ´´ Şehitler ölmez, Vatan bölünmez´´ diye
coşkulu sloganlarla Türkçülük şiarı bir daha topluma
aşilanmiş oldu.

Osmanlı´nın sömürgeciliğinden beri, yargısız
infazların başkenti olan ISTANBUL´DA
(Konstantinopolis´de) önceleri ağırlıklı olarak Rum ve
Ermeniler e katliam uygulanıyordu. TC. döneminde ise
Kurdıstan dan Istanbul un Gazi mahlesine veya çeşitli
semlerine göçmüş, yürtsever, demokrat ve devrimci
Kürtler potansiyel suçlu görülüp bir çok işken ve
hakaretlere mağruz kalıyordu. Bu yetmediği gibi ´´ bu
ev hucre evidır´´diyerekten Kürtlerin evlerine en
şidetli bir şelilde, ağır silahlarlan saldırıp, karı
kocayı evlerinin içinde öldürüyorlardı. Eylemlerini
doğrulamak için, içeriye çeşitli silahlar bırakarak,
bunlar bizlen çatıştıklarından dolayı öldürüldüler
diyorlardı.

Faili meçhulların başkenti olan Istanbul da,
kartonların içinde balye edilmiş cesetler, yol ve
köprü altlarında bulunan cesetler, Hizbu-Kontr´ın
mezar evlerinde bulunan cesetler, çok sayıda
tanınmayan vede cesetleri parçalanarak tahrip edilmiş
cesetler insanlara dehşet veriyor.

TC. son zamanlarda faili meçhullara sahte curumcular
yani sahte katiller buluyor. Şöyle...

Muamer Aksoy, Bahri Uçak, Uğur Mumcu ve Gafer Okan´ın
suikastçılarının sahte emircilerini Iran olarak
gösteriyorlardı.

1996´da jandarma Genel Komutanı Eşref Bitlisin içinde
bulunduğu uçağın, havada infilak etmesi, ordu ve
devletin içerisindeki iç çekişme ve çatışma sebebiyle
, bir sabotaj ihtimali üzerinde söylentiler çıkmıştı.
Ancak bir soruşturmanın olmayışı sabotajı
doğruluyordu.

Genel Kurmay Özel Kuvvetler Komutanlığı´na bağlı Özel
Hava Gurubu 1967´de kurulmuştu. Bu gurubun bünyesinde
uçak ve helikopterler bulunuyordu. Bu hava araçları
her zaman, Özel Kuvvetler´in yaptığı operasyonlarda
kulanılıyordu. 16 Mayıs 2001´de Diyarbekir´de
havalanan ´´Bordo Bereli´´lerin CASA CN 235 tipi
askeri operasyon uçağı, kalkiştan 25 dakika sonra güya
´´komanda arizası´´sonucu Malatya´da düştü, haberi
yayıldı. Uçaktaki 1 binbaşı, 3 yüzbaşı,3 üsteğmen, 16
astsubay, 1 uzman çavuş ve 10 er ölmüşlerdi.

TC devletinin işlediği, birçok faili meçhul olayların
kilit adamları olan ´´Bordo Bereliler´´i gelecekte
sanık veya tanık olur korkusuylan bir sabotajlan
ortada kaldırdılar. Bu sabotajada kaza süsünü vermek
kendilerince daha doğru olurdu.

Planlanan kazayı doğrulamak için bir önceki uçak
(CASA CN 235 tipi uçak) 19 Ocak 2001´de Kayseride bir
sabotajla düşürüyor. Bu sabotaj sonucu uç kişi ölüyor.
Bir sonraki uçkda (CASA CN 235 tipi uçak) Ankarada
söylentilere göre bir sabotaj sonucuyla düşürülüyor.
Bu olaydan önce Ispanyadan gelen 3 Ispanyol teknik
eleman pilotu ile bir Türk teknik pilotu CASA uçağının
deneme uçuşunu yapıyorlardı. Malesef bunlarda
öldürüldüler.

Bir cinayet daha; kamuoyu tarafınkısmen bilindiği
kadarıyla, subay olan ve Kontr-Gerila´nın eğitmeni Cem
ERSEVER´DE PKK ve TC. devletinin birçok ilişkileri
hakında bilgi ve belgelere sahipti. Bu bilgiler ve
belgeler ERSEVER tarafından, kamuoyuna
açıklanabilirdi. TC. Devleti bu nedenle Cem ERSEVERI
öldürüp faili meçhul süsünü verdiği o günün
söylentilerindendi.

Tekrar cinayet; Dersimde intihar süsü verilerek akşam
saatlerinde bir Türk subayı devleti tarafında
öldürüldüğü söyleniyordu. Bir gün sonrada gine akşam
saatlerin de PKK´NIN verdiği ´´silahlı mucadele´´
içinde bölge sorumlusu olan Dr. Baran´ ın da intihar
süsü verilerek öldürülmesinde dikatlar PKK´YE
çekilmişti. PKK´NIN içinde ayrılan bir çok siyasi
kadro bu olayı PKK ve TC nin danışıklı yaptiğını
söylüyorlardı.

Her aydınin TC. Devletinin faili meçhullarını deşifre
ederek, bege ve bilgilerini dünya mahkemelerine
kavuşturarak, yargnın yolunun açılması için, dünyadaki
sivil toplum örgütlerinin desteklerini almaları
gerekiyor.

Ermeni, Rum, Boşnak, Arnavut, Gürcü, Sırp,
Asuri-Suryani vs. ulus ve halkların vede Kurdıstani
parti, örgüt ve şahsiyetlerinin çok yönlü dayanışma ve
güç birliğine gitmeleri gerekiyor. Ancak o zaman çete,
terörist ve sömürgeci olan TC nin zülmü ortadan
kaldırılır. TC mafiası halen Kafkaslardaki,
Balkanlardaki, halkları uyuşturucunun batağlığında
boğup genç kadın ve kızlarını fahişe edip TC nin
metrapollerinde sermaye olarak kulanmaktadırlar.
Ayrıca Batı Avrupada TC nin uyuşturucu ve başka
çeşitli mafiaları cirit atmaktalar. Bu insanlığın
katliamıdır. Terörist ve çete TC devletini dünya
mahkelerinde yargılamak için tüm insanlık el ele …



alicahitkirac@yagoo.de 16.11.02







Navnîşana ev nûçe jê hatî: PDK-XOYBUN; wiha, di xizmeta, Kurd û Kurdistanê daye : Pirojeya Kurdistana Mezin, Pirojeyên Aborî û Avakirin, Pirojeyên Cand û Huner, Lêkolîna Dîroka Kurdistanê, Perwerdeya Zimanê Kurdî, Perwerdeya Zanîn û Sîyasî, Weşana Malper û TV yên Kurdistane.
http://www.pdk-xoybun.com - www.xoybun.com

Bo ev nûçe navnîşan:
http://www.pdk-xoybun.com - www.xoybun.com/modules.php?name=News&file=article&sid=19